İnşaat sektörünün ülkede iş gücünü en yüksek sektöre sahip olduğunu belirten Alkan, “Türkiye’deki ya da dünyadaki en ufak bir ekonomik dalgalanmadan etkileniyoruz. Buna rağmen yine de yatırım yapmaya, istihdam gücünü artırmaya gayret ediyoruz ama nitelikli ve yeteneksiz iş gücü bulmakta zorlanıyoruz, usta yok. Maliyetlerimiz artmış olmasına rağmen ne kadar yüksek para da vermeye çalışsak ustalarımız yok” dedi.
İnşaat ustalarının genelde döviz kazanmak amacıyla yurtdışında çalıştıklarını belirten Alkan, “Dolayısıyla da bu sefer biz Türkiye’yi inşa etmeye çalışan müteahhitler olarak çalışan bulamıyoruz. Bu durumda bizi çok fazla etkiliyor. Maliyetlerimizi artırıyor, bizim maliyetimiz artığında burada vatandaşa yansıyor ve vatandaş da konut almakta zorlanıyor. Hepsi birbirine bağlı bir şekilde ilerliyor. Bugün benim ustalarımdan ikisi gelmedi. Kendim giyinmek zorunda kaldım, iş yürümek zorunda çünkü taahhüdümüz var, bizi bekleyenler var. Bizim ülkemize göç ile işçiler geliyor. Burada çalışmaları için onların yasallaşmasını istiyoruz. En azından onlarla bu açığı kapatmak istiyoruz. Firmalar da kendi bünyesinde elemanlar yetiştirebilmeli, bunun eğitimini verebilmeli. Kendi kadrosunda sürekli işçi bulundurmalı diye düşünüyorum. Bu ülkede yaşayan herkesin bir gerçeği var. Hem yatırımcı hem istihdama katkı verip hem de gelip inşaatta çalışmak doğru bir şey değil. Herkes işini yapabilmeli” diye konuştu.
İnşaat sektöründeki ücretlerden söz eden Alkan, “Ustalarımız da yanında çalıştıracak eleman bulamıyor. Ücretler bin 500 ile 2 bin lira arasında değişiyor. Sabahları ustalar çalışacak olanları evinden alıyor, öğle ile akşam yemeğini karşılıyor ve evine götürüyor. Buna rağmen işçi bulamıyoruz ve gerçekten çok mustaribiz. Hükümetimiz elinden geleni yapıyor, ona şüphe etmiyoruz ama yine de bu durum iyileştirilebilir. Bizim mağduriyetimizin giderilmesi bizim açımızdan ve herkes için de daha iyi olur” şeklinde konuştu.
